5 Şubat 2014 – Özlem

Not: akilli telefondan yaziyorum, turkce karakter ve imla hatalarini mazur gorunuz…

Ikinci cocugumuzun dogumuna haftalar kala icimde kapana sıkışmışım gibi bir his belirdi. Gecmisteki “ben”e bir ozlem duyuyorum.  Halihazirda, oturup dusundugumde, hayatta yaptigim en guzel sey banka sonrasi sacmalamalarimdi, diyorum. Ailemin evinden tasinmam, Hera Bar ve Kirinti’daki garsonluk gunlerim ve bittabi Royal Caribbean gunleri… Uc bes seneye bir omurluk ani sigdirmisim. Oysa simdi hayat korkutucu derecede siradan, ciddi… (ama yanlis anlasilmasin, cok ta mutluyum, garip bir ikilem bu, hem cok mutluyum hem de iste kapana kisilmis gibiyim. Nankorluk yapmaktan cok korkuyorum, o yuzden bin kere sukurler olsun bugunku halime) Bu arada, o macerali gunlerin icindeyken de oyle hersey kusursuz, sorunsuz degildi. Hatta, mesela gemiyi dev bir çöp konteyniri olarak gordugumu hatirliyorum. Gemiden kurtulmaya can atiyordum. Ama, sanirim insan bir donup gecmise bakinca aci hatiralar silinmis gitmis, sadece guzel anilar kalmis oluyor. Bu mantikla, mutlaka ki ilerde donup bu gunlere baktigimda da ayni duyguda olacagim…

Aslinda, ihtiyacim olan sey biraz gezmek sanirim. Kendimi bulundugum yere cakilip kalmis gibi hissediyorum. Benim biraz gezip tozmaya, yeni yerler gormeye ihtiyacim var 😉

Bu yazı Günlük kategorisine gönderilmiş. Kalıcı bağlantıyı yer imlerinize ekleyin.